Minotor (Minotauros): Boğa Başlı Mitolojik Yaratık

Minotor

Minotor (Minotauros) kimdir? Minotor nasıl dünyaya gelmiştir? Minotor nerede yaşar? Minotor'u kim öldürdü? Yunan mitolojisinde Minotor neyi ifade eder?

Mitolojide öyle varlıklar vardır ki bazen güzellikleriyle, bazen yiğitlikleriyle, bazen de vahşetleriyle insanlarda derin izler bırakırlar. Tabii bütün bu özellikler tanrı ya da tanrıçaların bunlara verdikleri ceza ya da ödüllerdir. Kimileri ise kendi günahlarının değil babalarının günahlarının cezasını çekmek zorunda kalırlar. İşte boğa başlı Minotor (Minotauros) da bu makus talihi yaşayanlardan birisi…

Minotor (Minotauros) Ne Anlama Gelir?

Minos Boğası anlamına gelen Minotor (Minotauros) aslında Girit Boğası olarak da bilinir. Boğa başlı, insan vücutlu olan bu yaratık yaşadığı labirente gönderilen insanları yiyerek çağının hikayelerinin korkulu bir unsuru haline gelmiştir.

Günümüzden yaklaşık 4000 yıl öncesinde Minos kültürünün önemli bir öğesi olan Minotor’u öldüren ise Atinalı Theseus olacaktır. Ne de olsa Minotor her yıl kendisine gönderilen 14 Atinalının (7 kız, 7 erkek) etiyle besleniyordu. Bu kadar Atinalının intikamını almak da bir Atinalıya yakışırdı zaten.

Minotor’un Doğuşu ve Girit Boğası

Zeus’un oğlu olan Girit Kralı Minos’un Poseidon’dan bir isteğiyle başlar Minotor’un hikayesi. Kral Minos gücünü, şanını, şöhreti ispatlamak için denizler tanrısı Poseidon’dan bir boğa ister. Tabii Poseidon Zeus oğlu Minos’un bu isteğini hemen kabul eder ve denizden kendisine bembeyaz, güçlü ve çok güzel bir boğa gönderir. Bu boğanın da Poseidon’a kurban edilmesi gerekir Minos’un boğayı isterken söylediklerinden dolayı.

Minos, boğayı kurban edecektir ama boğanın heybeti güzelliği karşısında öylece kalır. Neredeyse boğaya aşık olmuştur Kral Minos. Bu sebeple boğayı Poseidon’a kurban etmekten vazgeçer. Daha sıradan bir boğayı kurban etmeye karar verir ama bu Poseidon’un dikkatinden kaçmaz. Denizler Tanrısı Poseidon kurbanların en güzeline layık olduğunu düşünecektir kuşkusuz ve kendisine oynanan bu oyundan dolayı oldukça öfkelenir. Minos’u bu davranışından dolayı cezalandırmaya karar verir.

Minos’un güzelliğinden ve heybetinden büyülendiği boğayı oldukça vahşi, durdurulamaz, azgın bir canlıya dönüştürür. Girit’in başına boğayı bela eder Poseidon ama bütün bunları yeterli görmez. Minos’un karısı Pasiphane’yi de boğaya aşık eder. Pasiphane boğaya öylesine aşık olmuştur ki onuna beraber olmak yol ararken Mimar Daidalos’a bir inek heykeli yaptırır. Heykelin içine kendi girer ve aşık olduğu boğa ile beraber olur. Pasiphane artık boğadan gebe kalmıştır.

Çocuk doğduğunda boğa başlı, kuyruklu, insan vücutlu bir yaratık ortaya çıkar. Minos’un boğası anlamına gelen Minotor (Minotauros) olarak adlandırılır. Böyle bir yaratık insanlar arasında büyütülemeyeceğinden Minos ve Pasiphane, Mimar Daidalos’a bir Labirent inşa ettirirler. İçine girildiğinde çıkmanın imkansız olduğu bir Labirent. Minotor’u da bu labirente atarlar ve burada yaşamaya başlar. Karnını da kendisine gönderilen suçluların, ölüme mahkum edilenlerin etleriyle doyurur.

Atina Kralı Aigeus ve Cezası

Minotor’un menüsüne bir süre sonra her yıl gönderilecek olan 14 Atinalı da eklenecektir. Bu duruma sebep olan Atina Kralı Aigeus’un kıskançlığıdır. Androgeos yani Minos ve Pasiphane’nin oğulları Atina’da düzenlenen müsabakaları katılır ve önemli başarılar elde eder.

Girit’ten gelen birinin böylesine önemli başarılar elde etmesi Aigeus’un çok hoşuna gitmemiş olacak ki onu bir şekilde ortadan kaldırmayı düşünür. Vahşi bir boğa ile onu dövüşmeye ikna eder ve sonun Aigeus’un istediği olur ve Minos oğlu orada ölür.

Oğluna kurulan tuzağı ve oğlunun akıbetini öğrenen Minos, Atiana’ya savaş ilan eder ve babası Zeus’a yalvarmaya başlar. Ne de olsa ölen çocuk Zeus’un torunudur. Zeus bu yakarışlara sessiz kalamaz ve Atinalılara ağır bir ceza verir. Büyük bir yoksulluk, kıtlık, hastalıklar Atina’yı sarıp sarmalar. Aigeus ise af diler ve buna karşılık olarak Atinalılar her yıl Minotor’a 7’si kız, 7’si erkek 14 genci göndermekle cezalandırılır. Aigeus bunu kabu etmek zorunda kalır. Minotor’da kendisine gönderilen bu 14 genci öldürür ve yer.

Theseus Minotor’a Karşı ve Minotor’un Ölümü

Atinalıların Minotor’a 14 genci gönderme cezası Aigeus oğlu Theseus dönene kadar devam eder. Theseus döndüğünde ise 9 yıl geçmiştir ve herkes bu durumdan dolayı çok üzgündür. Her sene siyah yelkenli gemilerle 14 Atinalı genç kurban edilmektedir.

Theseus bu durumu kabullenemez ve bu durumu ortadan kaldırmak ister. Bunun için de tek çarenin Minotor’u öldürmek olduğunu düşünür. Bunun için babası Aigeus ile görüşür ve Minotor’a ulaşmak için gönderilecek 7 erkek gençten birinin yerine kendisi geçmeyi teklif eder. Aigeus bu durumu kabul etmek istemese de kabul etmek zorunda kalır. Theseus’u siyah yelkenli gemilerle uğurlarken şunu söyler: “Eğer Minotor’u öldürmeyi başarırsanız dönüş yolunda siyah değil beyaz yelkenleri takın.”

Aralarında Atina Kralı Aigeus’un oğlu Theseus’un da olduğu kurbanlarla gemiler Girit’e varırlar. Hepsi Minotor’un yaşadığı Labirent’e götürülürler. İşte bu sırada Minos’un kızı olan Ariadne, Theseus’u görür ve aşık olur. Aşık oldığu adamın da Minotor tarafından öldürülmesine gönlü razı olmaz. Theseus’u kurtarmak için çareler düşünmeye başlar ve bir yumak ipliğin Theseus’un Labirent’ten çıkmasına yardımcı olacağını düşünür.

Hemen Theseus’a ulaşıp durumu ona anlatır. Aşkına karşılık vermesi halinde yardımcı olacağını söyler ve Theseus kabul edince bir yumak ipliği Theseus’a verir.Theseus da ipi yürüdüğü yollardan salarak yoluna devam eder. En sonunda Minotorla karşılaştıklarında ise kahraman Theseus Minotor’u yener ve öldürür. Yanındaki genç kurbanlarla beraber ipi takip ederek Labirent’ten çıkarlar. Ariadne’yi de yanına alır ve Girit’ten ayrılırlar. Dönüş yolunda artık Ariadne ile işi kalmadığından Naksos Adası’nda onu bırakarak yollarına devam ederler.

Theseus - Unuttuğu Siyah Yelkenler – Kral Aigeus’un Ölümü

Artık Minotor öldürülmüş ve her sene ona kurban olarak gönderilen 14 Atinalı cezası da ortadan kalkmıştır. Theseus Atina’ya dönerken kazanmış olduğu bu büyük zaferden dolayı gururludur. Yolculuk boyunca kutlamalar yapılmıştır herkes zafer sarhoşudur.

İşte bu zafer sarhoşluğundan olsa gerek Theseus Atina’ya yaklaşırken gemisine takması gereken beyaz yelkeni unutmuştur ve siyah yelkenlerle Atina’ya yaklaşmaktadır. Aigeus ise kayalıklara çıkmış meraklı gözlerle gelecek olan gemiyi beklemektedir. Aslında geminin beyaz yelkenlerini görebilmek ve oğlunun sağ olduğunu anlayabilmek için beklemektedir.

Gemiler yaklaştığında Aigeus bir de bakar ki gemiler siyah yelkenlerle yaklaşıyor. Bunun üzerine Aigeus oğlu Theseus’un Minotor tarafından öldürüldüğünü düşünür. Öylesine derin bir keder ve hüzün kaplar ki içini bulunduğu yerden kendini denize atar ve orada ölür. Theseus’un gururu ve sarhoşluğu sebebiyle beyaz yelkeni takmayı unutması babasının orada intihar etmesine sebep olur. Aigeus’un öldüğü denize de Aigeus’un Denizi anlamına gelen Aigeios Pontos adı verilir. Yani günümüzdeki Ege Denizi tabirinin ortaya çıkış hikayesidir bu aynı zamanda.

Theseus ise Atina’ya varıp gemiden indiğinde bir tarafta Theseus ve kurbanlar döndüğü için sevinenler diğer tarafta ise Aigeus öldüğü için üzülenler vardır. Kendi unutkanlığının buna sebebiyet vermesinden dolayı yaşadığı vicdan azabı ile babasından boşalan Atina Krallığı’nın başına geçer.

Giritli Minotor, Atinalı Theseus tarafından öldürülür ve belki de bu o dönemde Girit uygarlığının yerini Atina uygarlığına bırakmasının destansı anlatımı da denebilir.

SÖZLEŞME

Bu internet sitesine girilmesi veya mobil uygulamanın kullanılması sitenin ya da sitedeki bilgilerin ve diğer verilerin programların vs. kullanılması sebebiyle, sözleşmenin ihlali, haksız fiil, ya da başkaca sebeplere binaen, doğabilecek doğrudan ya da dolaylı hiçbir zararlardan REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun sorumluluğunun olmadığını, tarafımdan internet sitesinde E-Bültene üye olmak için veya başkaca bir sebeple verdiğim kişisel verileri, özellikle de isim, adres, telefon numarası, e-posta adresi, banka bilgisi, yaş ve cinsiyetle ilgili benzeri bilgileri kendi rızam ile paylaştığımı, REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun nin bu bilgileri kullanmasına muvafakat ettiğimi, bu bilgilerin 3.gerçek ve/veya tüzel kişilerin eline geçmesi ve bu şekilde olumsuz yönde kullanılması halinde ve/veya bu bilgilerin başkaca kişiler ile paylaşılması halinde REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun sorumluluğunun olmadığını gayri kabili rücu, kabul, beyan ve taahhüt ederim.