İsmail Fakirullah Türbesi | Siirt Tillo’da Bir Astronomi Mucizesi

İsmail Fakirullah Türbesi | Siirt Tillo’da Bir Astronomi Mucizesi

Siirt’in Tillo ilçesinde bulunan İsmail Fakirullah Türbesi’nin sırrı nedir? Öğrencisi İbrahim Hakkı Hazretleri tarafından olağanüstü bir hesaplamayla hocası İsmail Fakirullah’ın türbesine yapılan müthiş gizem nedir?

Tilloskop - Siirt Tillo’da Bir Astronomi Mucizesi

Siirt ilimizin Tillo ilçesinde 18. yüzyılda yapılan öyle bir türbe var ki; 21. yüzyılın teknolojik şartlarını düşündüğünüzde o dönem için büyük bir buluştur bu. Üstelik 2015 yılında İsmail Fakirullah Türbesi ve Işık Kırılma Mekanizması UNESCO Türkiye Geçici Miras Listesi’ne alınmıştır. İsmail Fakirullah Türbesi’ne yine Fakirullah’ın öğrencisi İbrahim Hakkı Hazretleri tarafından yapılan bu büyük deney neydi? Nasıl gerçekleşti? Yazımızda hepsinin cevabını bulacaksınız.

Dünyada eşi benzeri olmayan bu sıra dışı ışık uygulamasının başlangıcı 1734 yılına denk geliyor. Çok değer verdiği hocası İsmail Fakirullah’ın ölmesi üzerine öğrencisi İbrahim Hakkı “Hocamın başucuna doğmayan güneşi neyleyeyim” düşüncesiyle olağanüstü bir astronomi ve mimarı deneyine imzasını atıyor.

Öncelikle İbrahim Hakkı Hazretleri, hocasının yattığı türbenin doğusuna harç kullanmadan sadece taşlardan bir duvar inşa ediyor.

Ekinoks hesaplamalarına uygun bir şekilde gece ve gündüzün eşit olduğu günler olan (21 Mart ve 23 Eylül) tam kalenin arkasındaki vadiden yükselen güneş bu duvara çarpıyor.

Normal olarak güneş kaleden geçemediği için ışınlar, Tillo şehrine ulaşmazken bu düzenekle yaptığı örme duvar penceresinden sadece geçiyor.

Daha sonra İbrahim Hakkı türbenin kenarına 8 kenarlı ve 10 metre yüksekliğinde bir kule yaptırıyor ve ışınlar bu kuleden kırılarak hocasının türbesinin penceresinden içeri ulaşıyor.

Sonra günün ilk ışınları türbe penceresinden girerek, sevgili hocası İsmail Fakirullah Hazretleri’nin mezarının başını aydınlatıyor.

İbrahim Hakkı Hazretleri, yaşadığı dönemin koşullarını aşarak astronomi bilimindeki tüm bilinenlerin dışına çıkan bir başarıya imza atmıştır.

Zekâsıyla ve bilgisi ile hassas matematiksel hesaplamalarla güneş takvimine göre ekinoksu hesaplamıştır.

Bu ince hesaplamalar esnasında gece ve gündüzün eşit olduğu zaman döngüsünü keşfetmiş, 21 Mart ve 23 Eylül tarihlerinde senede sadece iki kez gerçekleşen şahane bir gölge ve ışık oyununa imza atmıştır.

İbrahim hakkı astronomi ve gökyüzü gözlemciliği konusunda o kadar iddialıdır ki  “Uzayın yollarını Tillo sokaklarından daha iyi bilirim” demek özgüvenini göstermiştir.

Fakat bu müthiş bilim adamının bu ilginç ekinoks ayarlarıyla oluşturulmuş “Işık Düzeneği” 1960 yılında türbeye yapılan bilinçsiz bir yenileme esnasında bozulmuştur.

Bu hatayı düzeltmek amacıyla tam 50 yıl aradan sonra 2011 yılında bir araya gelen bazı bilim adamları bu kez ancak lazer ve dijital uzay teknolojisi kullanarak yine ekinoks hesaplamaları yaptılar. Yine 21 Mart ve 23 Eylül'de doğan yılın ilk güneşin Fakirullah Hazretleri'nin sandukasını aydınlatmasını sağladılar. Halbuki İbrahim Hakkı bu işlemi zihinsel hesaplamalarla 2 asır önce başarmıştı.

Tillo İlçesinin Tarihi  

Siirt ilimize bağlı olan Tillo, 18 Mayıs 1990 tarihinde ilçe olma hakkını kazanır. Tillo, Süryanice bir isim olup kelime anlamı “Yüksek Ruh ”dur.

1514’te Şah İsmail’e karşı Yavuz Sultan Selim tarafından gerçekleştirilen Çaldıran Seferi sonucu Osmanlı egemenliğine geçen belde genç Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarında sadece Siirt’e bağlı bir bucak iken daha sonra ilçe olmuştur.

Bu güzel ilçede, İsmail Fakirullah Hz. ve İbrahim Hakkı Hz. gibi ilim ve din adamları yaşaması ayrıca ilim ile uğraşmaları Tillo’yu kültürel ve dini açıdan önemli bir ziyaret noktası haline getirmiştir.

 

Tillo’nun Coğrafi Konumu

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin küçük illerinden olan Siirt’e sadece 9 km. uzaklıkta bulunan bir ilçedir. Konum olarak doğusunda Pervari, kuzeydoğusunda Şirvan, batısında Siirt merkezi ile çevrilidir.

Mevsimsel olarak iklimi karasal iklim olup, yazları aşırı sıcak ve kurak geçer kışları ise tam tersi soğuk ve yağışlıdır.İlçe dağlık bir çevre etrafına kuruludur. Doğudan kıvrımlı şekilde akan Botan Çayı geçmektedir.

Engebeli bir topografik yapısı olan beldenin kireçli toprak yapısı olduğu için tarımsal arazisi kısıtlıdır. Bozkır türünde bir bitki örtüsü bulunur.Orman açısından zengin olmayan ilçede meşe, fıstık, bıttım, armut, badem ve yoğun şekilde üzüm bağları görülür.

Tillo sulak arazisi bol olmayan bir ilçe olmasına karşın tarihi su sarnıçları ve kuyuları yeterli su depolama şansına sahiptir. Fakat yoğun kireç ve tuz barındırmasından dolayı bu sarnıçlar tam anlamıyla ihtiyacı karşılamamaktadır.

Dağlık bir bölgede kurulu olması nedeniyle ova ve platosu yoktur. Bitki örtüsü olarak maki türü çalılık ağaçlıklar oldukça fazladır.  

Tillo’da Kültürel Hayat

Tillo bilim, eğitim ve kültür açısından zengin tarihi derinliği olan bir ilçedir. Ziyaret potansiyeli taşıyan bir çok türbe ve tarihi eser olmasından dolayı Tillo önemli bir dini turizm merkezidir.

Özellikle İsmail Fakirullah Hz. ve İbrahim Hakkı Hz. adlı din ve bilim adamlarına ait şahsi eşyaların sergilendiği özel bir müze en çok ziyaret edilen noktalardandır.

Tillo Adının Etimolojik Anlamı

Tillo, Süryanice  "Yüksek ruh"  demek olduğunu belirtmiştik. Ama yüksek ruhtaki anlam olarak bu yükseklik vurgusu, coğrafi konumu, bölgeye saflığı ve temizliği sağlayan bolca yağmur düşmesinden kaynaklı olduğunu düşünen araştırmacılar vardır.

Fakat yapılan güncel etimolojik araştırmalarda Tillo adının Süryanice değil Sümer dilinde "höyük" (yığıntı, yığma) anlamına geldiği ortaya çıkmıştır.

Tillo,1514’te Yavuz Sultan Selim’in Çaldıran seferinde Osmanlı egemenliğine girer. Cumhuriyet döneminde ise nahiye olduktan sonra Aydınlar ismini alır.

Yaklaşık nüfusun 4 bin kişi olduğu bilinen Tillo’da yapılan araştırmalara göre tarih boyunca 12 bin civarında evliya yaşadığına inanılmaktadır. Bu nedenle Tillo, Anadolu’daki önemli inanç turizmi merkezlerinden biridir.

Tillo özellikle Erzurumlu İbrahim Hakkı gibi dünya çapında bilim adamını, Ulema İsmail Fakirullah’ı, Sultan Memduh’u, Zemzemil Hassa’yı ve daha birçok âlim ve din adamı yetiştirme şerefine ulaşmıştır.

Çağdaş Türkiye’de ise dünya çapında bir çok başarı elde etmiş akademisyen, bürokrat, tüccar, sanayici ve siyasetçiler yetiştiren bir ilçe olarak saygın yer edinmiştir.

İsmail Fakirullah Hazretleri Kimdir?

Tillo’nun en önemli siması kabul edilen, İsmail Fakirullah hicri takvime göre 1067’de (Miladi 1657) doğmuştur. Çok küçük yaşta ilim hayatına başlamış ve hoca olana kadar öğrenmeye kendini adamıştır.

Fotoğraf: Tillo Belediyesi

24 yaşında evlenerek ailesini kurmuş ve yaşadığı camide eğitmenlik ve imamlık yapmıştır. 30 yaşında annesini kaybetmiş, bir süre tarım ile uğraşıp rızkını çıkarmaya uğraşmıştır. 40 yaşına kadar oruç tuttuğu bilinir. Çilehane’de 40 gün konuşmadan, yeme içmeyi terk ederek uhrevi bir yolculuğa çıkmıştır.48 yaşında Hac görevini yerine getirmiştir. İsmail Fakirullah Hazretleri 5 çocuk sahibi olmuştur. 

İbrahim Hakkı Hazretleri’nin baş hocası olarak bilinen İsmail Fakirullah Hz. önemli kerametleri olan, toplumda sayılan ve sevilen bir şahsiyettir.

Uveysiyye” tarikatının esasları doğrultusunda her kesimden insanları eğitirken, diğer tarafta süreli ilimler ve hakiki ilimlerde dünyaca ünlü meşhur ilim adamları yetiştirmiştir. Allah’a olan inancından aldığı aşk ile insanları din yoluna davet etmiştir.

Hayatını ilim ve din yolunda harcayan ve nice öğrenciler yetiştiren Fakirullah 1734 senesinde öteki aleme göç etmiştir.

Mezarı, Tillo mezarlığındaki kendi adıyla anılan türbenin içindedir Her yıl yüzlerce kişi bu ulu şahsın türbesini ziyaret etmek üzere Tillo’ya gelmektedir.

Erzurumlu İbrahim Hakkı Hz. Kimdir?

1703 yılında Erzurum - Hasankale ilçesinde doğmuştur. Babası Molla Osman, bir üstattan ilim almak için Tillo‘ya gelmiş ve burada Fakirullah Hz. ile tanışıp onun yanında kalmaya karar vermiştir.

İbrahim Hakkı Hazretleri de babasının peşi sıra gelerek Tillo‘ya yerleşmiş, aynı dergâhta o çağın şartlarının çok üzerinde dini ve ilmi eğitim almaya başlamıştır. Hocasının bağlı olduğu Üveysiye tarikatına bağlı olarak hayatını sürdürmüştür.

Üstün bir zekaya sahip olan İbrahim Hakkı, hadis, fıkıh, tasavvuf, edebiyat, psikoloji, sosyoloji, tıp, astronomi ve pek çok ilim dallarında önemli başarılar ve gelişmeler elde etmiştir.

Anadolu’nun bağrından çıkan bu aydının ilmi ve kişilik özelliklerinin ünü özellikle İslam âleminde ve tüm dünyada hızla yayılmıştır.

Hocası ulema İsmail Fakirullah‘ın ölümü sonrası tüm eğitim ve öğretim hizmetlerini üzerine alarak ömrünün sonuna kadar hizmet etmiştir. Üç kez Mekke’ye giderek Hac görevini yerine getirmiştir.

Osmanlı erkânı tarafından da sayılan ve sevilen bir kişi olan İbrahim Hakkı Hz. 1758′de İstanbul’u ziyaret etmiştir. Bu ziyareti sırasında Sultan I. Mahmut tarafından saraya özel olarak davet edilmiştir. Sarayda misafir olduğu süre içinde zamanının çoğunu sarayda bulunan kütüphanede geçirmiştir.

Bu ziyareti sonrası Tillo‘ya dönmüş ve 1780‘de 77 yaşında vefat etmiştir. Ölmeden önceki isteği üzerine mütevazı bir şekilde, hocası İsmail Fakirullah Hazretleri’nin kozmografik özelliğe sahip olan türbesindeki mezarının ayakucuna gömülmüştür.

Tillo’da defin edilmiş olan İbrahim Hakkı Hz, Hocası İsmail Fakirullah Hz’den “Marifetname” adlı eserinde oldukça söz etmiştir.

Tillo’da İsmail Fakirullah, İsmail Fakirullah Hz. ve İbrahim Hakkı Hz. gibi ilim adamları ve ulemaların yaşamış olması bu toprakları bilim ve kültür açısından ileri taşımıştır.

Türbedeki Sıra Dışı Işık Sistemi

"Yeni yılda doğan güneş, ilk olarak hocamın başucunu aydınlatmazsa ben o güneşi neyleyeyim" felsefesiyle ona ilim ve irfan veren hocası Fakirullah’ın türbesine dolayısıyla hocasına, saygısını ve sevgisini göstermek için büyük bir maneviyat hissiyle İbrahim Hakkı Hz, türbeye muhteşem bir ışık görseli planlar.

Bu manevi ve ilmi birikimle yaptığı türbenin tam yanı başına öncelikle 10 metre yüksekliğinde devşirme taşlardan bir kule yaptırır. Ayrıca türbenin yaklaşık 3 km uzağına usta elleriyle bir duvar örer.

Mimari terim olarak Kalatül üstad adı verilen bu duvara yaklaşık çeyrek metrekarelik bir delik görünümlü pencere açar ve burayı nişangâh mantığı ile kullanır.

Astronomik bilgisine dayanarak, 21 Mart ve 23 Eylül tarihleri arasında Tillo’nun kale tarafından ışık kümesi oluşturan güneşin ilk ışıkları önce duvardaki pencereye vurur. Daha sonra türbenin dibindeki kulenin penceresinin içinden geçerek sevgili hocasının türbesindeki sandukasının başucuna düşecek şekilde bir düzenek kurar.

Güneşin ilk ışıkları bu kozmik sistem ile türbenin penceresinden içeri girerek bir ışık süzmesi oluşturarak Fakirullah Hazretleri’nin başucunda aura görünümlü görsel bir şölen oluşturmaktadır.

Teknik olarak Tillo'daki bu ışık gösterisi, bir ışın ve konum hesaplaması kısacası bir ekinoks deneyidir. Kale tarafında bulunan taş duvardan gelen güneş ışınları türbe dibindeki yansıtıcı kuleden 92o 43`15’lik bir açı yaparak (azimut açısı) türbeye ulaşmaktadır. Türbe ekseni ve sandukalar arasında (kıble yönü) olarak (13 derecelik) açı vardır. Gece ve gündüzün eşit olduğu ekinoks anlarında (21 Mart ve 23 Eylül) kalenin arkasındaki alandan doğan güneş bu duvara yansıyor.

Kalenin konumu nedeniyle Tillo şehrine güneş ışığı giremezken, kurulan bu ince hesaplanmış pencereden güneş ışığı içeri girerek, İsmail Fakirullah Hazretleri’nin mezarının başını aydınlatıyor.

Siirt - Tillo ilçesindeki Fakirullah Hazretleri olarak tanınan ulemanın türbesinde Erzurumlu İbrahim Hakkı Hz’leri olarak tanınan öğrencisi tarafından 1734 yılında kurduğu düzenekle başlattığı ışık olayı, günümüzde her yıl özel törenlerle yaşatılıyor.

Güneş Işınları Fiziki Özellikleri

Yüzey azimut açısı, yüzeyin normalinin yatay düzlemdeki izdüşümü ile güney doğrultusundaki açıdır. Yüzey azimut açısı güneyde sıfır, doğuya doğru negatif (-) batıya doğru pozitif (+)’dir.

Burada -180° ≤ Υ ≤ 180° dir. Güneş azimut açısı, Güneş-dünya doğrultusunun yatay düzlemdeki izdüşümünün, kuzey güney doğrultusu ile yapmış olduğu açıdır.

Fotoğraf: Tillo Belediyesi

Güneş azimut açısı “Υs” simgesi ile gösterilir. Kuzey-güney doğrultusu ile doğrudan güneş ışınımı arasındaki açıdır. Ayrıca güneş ışınlarının kuzeye göre saat dönüş yönünde sapmasını gösteren açıdır. Gün uzunluğunun 12 saatten fazla olması durumunda, günün bazı saatlerinde azimut açısı 90°‘den fazla olur.

Güneyden doğuya doğru negatif  (-), batıya doğru pozitif (+) olarak kabul edilir. Saat 12:00’de Υs=180° olur.

Gün uzunluğu (t, saat) güneşin doğuşu ile batışı arasında geçen zaman süresidir. Gün uzunluğu, güneşin yatay düzlem üzerinde olduğu dönem olarak tanımlanır. Güneş ışınımı hesaplamaları, güneş zamanına göre yapılır. Güneş azimut açısının 0° olduğu, başka bir deyişle, güneş yükseklik açısının en yüksek olduğu zamanın, saat 12 olarak alındığı saat sistemine güneş saati (yerel saat) denir.

Bir ülkenin kullandığı standart saat zamanı ile güneş saati birbirinden farklıdır. Standart saatin, güneş saatine dönüştürülmesi için standart boylam ile bulunulan bölgenin yerel boylamı arasındaki boylam farkı ve günlere göre değişen zaman düzeltme faktörü dikkate alınır.

Taş duvar (Kal-a-tul Üstad) 

Mimari olarak çok geniş olmayan bir düzlük alanda birbirine benzer taşlarla üst üste dizilmiş düz kayalardır. Bu kayaların bitimindeki 500 metre yükseklikteki ova, uçsuz bucaksız görünümüyle Botan Vadisi’dir.

Bu söz edilen alan türbeye ışığı aksettiren Kal-a tul Üstad’ın olduğu alandır.

İnsanın aklını başından alan manzaranın bulunduğu alan Kal-a-tul Üstad tepesidir. Bu manzaralı uçurumun dibindeki ufak pencereli duvar üzerine bakınca üstünde “üstadın kalesi” anlamına gelen  “Kal-a-tül Üstad” yazan bir tabela bulunmaktadır.

Bu pencereli duvar özellikle astronomik hesaplar için buraya konulmuş olup Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri’nin eseridir.

Tillo’ya kalenin set olması nedeniyle giremeyen güneş ışınlarının yönünü değiştirmek için ilçenin yaklaşık 2,5 kilometre uzağındaki bir tepeye pencereli bir duvar inşa etmek dahice bir fikir idi.

Ve bu dahice sistemin altında yatan ana fikir "Yeni doğan güneş ilk olarak hocamın başucunu aydınlatmasa ben o güneşi ne yapayım" düşüncesidir.

Bu müthiş mimari eser, İbrahim Hakkı Hz’nin astronomi, cebir, fizik ve optik kuramları yanı sıra pozitif ilimlerdeki bilgisinin ne kadar üstün olduğunun göstergesidir.

Günümüzde Tillo merkezde bulunan müzede kendi keşfettiği araç ve gereçler ile uzay bilimi ile uğraşarak yıldızlar arası mesafeleri hesaplayan İbrahim Hakkı’nın bu ekinoks düzeneğini gerçekleştirmesi zor olmasa gerekti.

Matematik, biyoloji, astronomi ve fizik gibi birçok ilim dalı ile ilgilenen bu Allah dostu Marifetname isimli bir kitabında teorik bilgisini de oldukça fazla göstermiştir.

Yansıtıcı Kule (Rasat kulesi) ve Türbe   

İsmail Hakkı, hocası öldükten sonra türbesinin yan tarafına bir kule inşa ettirir ve kuleye kurduğu ayna düzeneği ile 21 Mart ve 23 günlerinde yani ekinoks günlerinde yeni yılın ilk ışığını hocasının sandukasının tam başına düşürmeyi başarmıştır.

Yine bu ışınları türbeye almak için hocasının sandukasının başucuna bir pencere inşa eden İbrahim Hakkı, güneş ışığının türbenin kulesine oradan da kırılarak türbenin penceresinden içeri girmesini sağlamıştır.

Uzayın yollarını Tillo sokaklarından daha iyi bilirim” diyen İbrahim Hakkı Hazretleri'nin “Işık Düzeneği”, 1960 yılında türbede hatalı yapılan düzenleme ile malesef bozulmuştur.

Fotoğraf: Tillo Belediyesi

2011 yılında Türk bilim adamları 21 Mart ve 23 Eylül'de doğan ilk güneşin Fakirullah Hazretleri'nin sandukasını aydınlatması ile ilgili dünyada benzeri olmayan zihinsel hesaplamayı, ancak lazer ve uzay teknolojisiyle yeniden canlandırabilmişlerdir.

Tillo'da halen bu ışık olayı ekinoks günlerinde tekrarlanıyor.

Bu müthiş zeka ürünü olarak ortaya çıkarılan doğa ve bilim olayı, günümüzde de turizm fuarlarındaki Siirt ve Tillo ilçesi tanıtım amacıyla açılan stantlarda en ilgi çeken noktalardandır.

Tilloskop adı altında bir proje Siirt Valiliği tarafından yürütülerek tanıtıma destek verilmektedir. Bu tanıtım projesi ile Tillo ve Teleskop temaları birleştirilmiş ve ortaya “Tilloskop ”ifadesi çıkmıştır.

İleri dönemlerde Kalatul Üstad olarak adlandırılan taş duvarın olduğu alan içine uzun metraj kapasiteli ve net görüş çözünürlüğüne profesyonel bir teleskop yerleştirilmesi planlanmaktadır.

Ve aynı özelliklere sahip diğer bir teleskop türbenin olduğu alana yerleştirilerek bu şekilde güneş ışığının doğduğu noktadan (taş duvardan) bakıldığında türbe görünecek ve güneş ışığının sona erdiği yerden (türbeden) bakıldığında ise taş duvar görünecektir.

Bu sayede ışık ve ekinoks olayı daha iyi gözlenerek daha anlaşılır hale gelecek, Tillo ilçesine daha çok kültürel, turizm ve ekonomik açıdan artı değer kazandıracaktır.

Bu derleme araştırma makalemizde, İbrahim Hakkı Hazretleri’nin Siirt açısından ne kadar önemli bir bilim adamı olduğunu aktarmaya çalıştık. Bu kişinin hem bilimsel yönü hem de manevi yönü üzerinde durulmuştur. Bunu yaparken şu ana kadar yapılan araştırmalar ve kitaplar referans alınmıştır.

Bu öğreten ve öğrenen ilişkisinden kaynaklanan, öğretmene duyulan sevgiyi bilimsel bir ışık düzeneği sistemi ile ifade eden sistem çok anlamlı ve özeldir. Bu sistemin günümüzde de yaşatılması ve hocasının başucuna bu ışığın taşınması çok önemlidir ve bir vefa borcudur.

Bu vefanın en büyük göstergesi olarak İbrahim Hakkı Fen Bilimleri Enstitüsü, İbrahim Hakkı Uzay Bilimleri Fakültesi, İbrahim Hakkı Mühendislik Bilimleri Fakültesi, gibi akademik kurumlar hayata geçirilmelidir ve bu başta Siirt olmak üzere Tüm Türkiye’nin görevidir.

Dünya çapında bir öneri ise Uluslararası İbrahim Hakkı bilim toplantısı düzenlenebilinir. Siirt’te Uzay Araştırmaları Enstitüsü kurulabilir. Uzay Araştırmaları ile Meteoroloji ve Deprem Araştırma Rasathanesi kurulabilir. Çünkü Siirt ili Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde deprem bölgesi olarak 1. Bölge konumundadır.

Işık olayının yaşandığı ekinoks zamanları, Uluslararası Siirt Tillo Uzay Bilimleri Festival Haftası olarak organize edile bilinir.

Bu tür kültürel ve bilimsel etkinlikler resmi kurumlar ve STK’lar tarafından hayata geçirilebilir. Bu sayede Türkiye’nin ve Dünya’nın gözü Siirt’e yönelecek, Siirt bilimsel, kültürel, turizm ve ekonomi yönünden artı değer kazanarak büyük kazanç sağlayacaktır.

Özellikle, İsmail Fakirullah Hazretleri’nin “Anlarsa uzağım yakınımdır. Anlamazsa yakınım uzağımdır ”söylemi bilim dünyasına büyük bir mesaj göndermektedir.

Yani Tillo halkı çok yakınındaki yani bağrındaki din ve bilim adamlarına uzak olmamalıdır.

Bu araştırma yazısı ile ilgili kaynaklar aşağıda sunulacaktır ama en önemlisi gezginlerin bu yazı sonrası merak edip İbrahim Hakkı Hazretleri müzesini gezmeyi istemesidir.

Tüm öğrencilere yönelik bu ışık olayı deneyini tekrar canlandırmak sandukaya optik ve ekinoks ayarları ışık taşıma denemeleri yapma ve yarışmalarda derece alma şansı verilmelidir.

Ve gölge ve ışığın bilim adamlarını ve uzmanlarını yetiştirebilmek için en önemli öneri olarak Siirt Üniversitesi’ne bağlı bir Astroloji ve Uzay Mühendisliği bölümünün Tillo’da açılmasıdır.

Oluşturulacak bu eğitim projeleri ile İbrahim Hakkı (Hz.) ve eserlerini tüm Anadolu'ya ve dünyaya sergileyecek dahi öğrencilerin ve bilim adamlarının yetişme şansı ortaya çıkacaktır.

 

Kaynaklar:

Güneş Işığını Kontrol Ederek Hocasının Mezarının Başucuna Yansıtan Bilim Adamı: İbrahim Hakkı (Hz.) Bekir ÇIRAK* Abdulkadir YÖRÜK** https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/160434

http://www.siirt.gov.tr/isik-hadisesi

http://www.siirt.gov.tr/ibrahim-hakki-hazretleri

Popüler Yazılar

SÖZLEŞME

Bu internet sitesine girilmesi veya mobil uygulamanın kullanılması sitenin ya da sitedeki bilgilerin ve diğer verilerin programların vs. kullanılması sebebiyle, sözleşmenin ihlali, haksız fiil, ya da başkaca sebeplere binaen, doğabilecek doğrudan ya da dolaylı hiçbir zararlardan REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun sorumluluğunun olmadığını, tarafımdan internet sitesinde E-Bültene üye olmak için veya başkaca bir sebeple verdiğim kişisel verileri, özellikle de isim, adres, telefon numarası, e-posta adresi, banka bilgisi, yaş ve cinsiyetle ilgili benzeri bilgileri kendi rızam ile paylaştığımı, REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun nin bu bilgileri kullanmasına muvafakat ettiğimi, bu bilgilerin 3.gerçek ve/veya tüzel kişilerin eline geçmesi ve bu şekilde olumsuz yönde kullanılması halinde ve/veya bu bilgilerin başkaca kişiler ile paylaşılması halinde REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun sorumluluğunun olmadığını gayri kabili rücu, kabul, beyan ve taahhüt ederim.