Antalya Atatürk Evi Müzesi

Antalya Atatürk Evi Müzesi

Atatürk’ün Antalya ziyareti sırasında kaldığı köşk günümüzde Atatürk Evi Müzesi’dir. Peki müzede neler var, hangi eşyalar sergileniyor?

Antalya’ya gelip de uğramadan dönememeniz gereken yerlerin başında geliyor Atatürk Evi Müzesi. Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, şehri ziyareti sırasında bu köşkte kaldı, dinlendi ve Antalyalılar’a seslendi. Her bir odasında Atamız’dan hatıralar saklayan köşk eminim sizleri de duygulandıracak. Antalya Atatürk Evi Müzesi hakkında merak ettiğiniz herşey yazımızda.

Antalya Atatürk Evi Müzesi Nerede?

Antalya merkezde yer alan müze konumu itibariyle ulaşımı çok kolay. Muratpaşa merkez ilçesinde bulunan müze, Hadrian Kapısı’na sadece 7 dakikalık mesafede yer almaktadır. Hadrian Kapısı’nın da üzerinde yer aldığı Atatürk Caddesi üzerinden yürüdüğünüz zaman Işıklar Caddesi’ne ulaşıyorsunuz ve müze sizi karşılıyor. Ana yol üzerinde bulunan müze Antalya Öğretmenevi’ne de çok yakın.

Kaleiçi’ne yine çok yakın mesafede bulunan Atatürk Evi Müzesi, Antalya’nın en meşhur parkı olan Karaalioğlu Parkı’nın da hemen ön tarafındadır. Yani müzeye ulaşım hakikaten çok kolay.

Konum için TIKLAYINIZ.

Atatürk Evi Müzesi Ziyaret Saatleri ve Giriş Ücreti

Öncelikle hemen belirtelim ki müze ücretsizdir. Herhangibir ödeme yapmıyorsunuz. Ayrıca haftanın 7 günü açık olan müzede tatil günü yok.

Müzenin açılış-kapanış saatleri ise mevsime göre farklılık gösteriyor. Şu şekildedir:

Yaz Dönemi (15 Nisan – 2 Ekim) 08:30 – 19:30

Kış Dönemi (3 Ekim – 14 Nisan) 08:30 – 17:30

Atatürk’ün Antalya Ziyaretleri

Hayatını memleket sevdasına adamış olan Ulu Önder, cumhuriyetin ardından sık sık yurt gezilerine çıkmıştır. Şehir şehir dolaşarak ülkesinin ne durumda olduğunu anlamaya çalışan, vatandaşının dertlerini dinleyen ve çözüm arayan Mustafa Kemal Atatürk, bu gezileri sırasında toplamda 3 kez Antalya’yı ziyaret etmiştir.

1930 senesinde Mart ayında Antalya’ya ilk ziyaretini gerçekleştirmiştir. Öncesinde İzmir’de bulunan Atatürk, 4 Mart günü İzmir’den ayrılarak önce Aydın’a, ardından Denizli, Burdur ve Isparta ziyaretlerini gerçekleştirmiştir. 6 Mart öğleden sonra ise Antalya’ya ulaşmıştır. Ulu Önder’in Antalya’ya geleceği haberi büyük bir coşku yaratmış, halk Atası’nı sevinçle karşılamıştır. Ve kendisine şuan müze olan bu köşk tahsil edilmiştir. Atatürk bu evde 6 Mart – 12 Mart arası kalmıştır.

Mustafa Kemal, Antalya’da kaldığı yaklaşık bu bir hafta içerisinde bir çok yeri ziyaret etmiş, önemli açıklamalarda bulunmuştur. 9 Mart günü özellikle Aspendos Tiyatrosu’nu görmeye gitmiş ve tiyatronun dünya çapında büyük bir zenginliğe sahip olduğunu vurgulayarak bir an evvel yenilenmesini istemiştir. Tiyatronun heybeti karşısında hayranlığını belli ederek “Bu tiyatroyu yenileyiniz. Ama kapısına kilit vurmayınız. Burada temsiller veriniz. Güreşler düzenleyiniz" demiştir.

Lara yolu üzerinde bulunan Rumkuş mevkiine giderek denizi, sahilleri, bembeyaz Beydağları’nın haşmetini seyretmiş ve ardından “Hiç şüphesiz ki Antalya dünyanın en güzel yeridir” sözlerini sarfetmiştir. Rumkuş mevkiinin isminin ise Erenkuş olarak değişmesini isteyerek Türkçe diline verdiği önemi ortaya koymuştur.

Köşkte kaldığı süre içerisinde yine çok okumuş ve araştırmıştır. Hatta el yazması tarih kitapları ve Kur’an-ı Kerim’i incelemiştir. Mustafa Kemal hayatını aynı zamanda kitaplara adayan ve çok okuyan bir liderdi. Kurduğu cumhuriyet onun en büyük eseridir. Ve bu eseri okuyarak, anlayarak, anlatarak gelecek nesillere taşımıştır.

Antalya’da kaldığı süre içerisinde kendisi için özel gösteriler de düzenlenmiştir. Halk Atatürk’e duyduğu büyük sevgiyi göstermiş, Atatürk de köşkün balkonundan Antalya halkına konuşma yapmıştır.

Normalde 11 Mart’ta Antalya’dan ayrılmayı planlayan heyet gezi planında değişiklik yapmış ve 12 Mart 1930 günü Atatürk Antalya’dan ayrılmıştır. Atatürk için muazzam bir ayrılma merasimi düzenlenmiş ve Antalya halkı Atasını üzüntüyle uğurlamıştır.

Atatürk’ün 2. Antalya ziyareti ise ertesi yıl yani 10 Şubat 1931 senesinde gerçekleşmiştir. Ege Vapuru ile Antalya Limanı’na ulaşan Mustafa Kemal, şehirde kalmamıştır. Akşam üzeri Antalya’dan ayrılana dek gerekli görüşmeleri yapmıştır. Saat 18:00’de Silifke’ye hareket etmek üzere vapurla birlikte Antalya’dan ayrılmıştır.

Atatürk’ün 3. ve son Antalya ziyareti 18 Şubat 1935 yılındadır. Yanındaki heyet ile İstanbul’dan Ege Vapuru ile 16 Şubat’ta hareket etmiştir. 18 Şubat sabahı Alanya’ya gelmiş fakat Alanya’da çok kısa durmuş burada kendisine ayrılan Atatürk Evi’nde konaklamamıştır. Aynı gün 14:30 gibi Antalya’ya gelerek buradaki köşkte kalmıştır. Halk yine Atasını coşkuyla ve sevgiyle karşılamıştır.

18 Şubat akşamını Antalya’da köşkte geçiren Atatürk ertesi gün 19 Şubat’ta akşam saatleri Antalya’dan ayrılmıştır. Atatürk ileriki yıllarda bir daha Antalya’ya gelememiştir. Lakin O’ndan Antalyalılar’a kalan en güzel hatıra konakladığı bu köşk olmuştur.

Atatürk’ün Antalya’ya geldiği tarihler sonraki senelerde törenle kutlanmıştır. Antalyalılar için çok büyük önem taşıyan bu ziyaretlerin anısına halen 6 Mart tarihinde törenler yapılmakta ve Atatürk anılmaktadır. Ne mutlu ki Atatürk Antalya’yı çok sevdi, Antalya halkı da Atasını çok sevdi...

 

Atatürk Evi Müzesi Hakkında – Müzede Görecekleriniz Neler?

Atatürk’ün vefatının ardından sağlığında konakladığı bu köşk, müzeye dönüştüğü 1984 yılına kadar farklı hizmetler için kullanılmıştır. Fakat 1984 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı’na devredilince gerekli tüm yenilemeler ve hazırlıklar yapılarak 1986 yılında Atatürk Evi Müzesi olarak açılmıştır.

Atatürk Antalya’ya gelmeden evvel valilik binası olarak hizmet veren bu köşk, 2 katlı taş bir binadır. Atatürk’ün 1930 yılında Antalya’ya geleceği haberi üzerine köşkte hazırlıklar hızlıca yapılmış, temizlenmiş ve döşenmiştir. O dönemin Valisi Faiz Bey ve Belediye Başkanı Dr. Galip Kahraman başkanlığında Antalya’nın önde gelen aileleri ile görüşmeler yapılmıştır. Bu ailelerden bir takım eşyalar temin edilmiştir. Nihayetinde köşk, Atamız’ın dinlenmesi için ona layık bir şekilde hazırlanmıştır. Günümüzde Atatürk Evi Müzesi olan köşkün mimarisi de tasarımı da sade ve çok hoş.

Peki Müzede Görecekleriniz Neler?

Ücretsiz bu duygu yüklü müzeye girer girmez 1. kattan gezinize başlıyorsunuz.

Birinci katta Atatürk’ün Antalya’ya gelişleri ile ilgili o dönemin gazetelerinde yer alan haber küpürleri ve resimler yer alıyor. Atatürk’ün Antalya ziyaretlerinde çekilmiş resimleri ise fotoğraf sergisi alanında yer alıyor. Bu resimlere bakarken bile onu özlemle anıyorsunuz.

Yine birinci katta Atatürk ve Antalya’ya dair bilgiler edineceğiniz belgesel gösterilen salon yer almaktadır. Bu salonun duvarında Eylül 1919 - Sivas Kongresi fotoğrafı yer almaktadır.

Girişte holdeki alan ise yemek odası oluyor. Sade ama göz alıcı mobilyaların yer aldığı yemek odasında sekiz kişilik bir masa ve etrafında zarif mobilyalar yer almaktadır. Buradaki kandiller, fincanlar ve bardaklar ise dönemin şıklığının bir kanıtı adeta.

İkinci kata çıkıyoruz. Ahşap merdivenlerden adımlayarak ulaştığınız ikinci katta ise Holde bir oturma bölümü görüyoruz. Sade ve şıklığın yansıması olan bu bölümde Türk kültüründen izler görüyoruz. El dokuması kilim, dantel örtü ve dokuma minderler...

İkinci katta iki adet yatak odası bulunuyor. Şüphesiz en çok gözünüzün takıldığı oda Atatürk’ün kaldığı ve dinlendiği oda oluyor. Atatürk Antalya’ya yaptığı ziyaretlerde bu yatak odasında uyudu. Burada zaman geçirdi ve dinlendi.

Yatak odasında ilk gözünüze çarpan Atatürk’ün yatağı oluyor. Bu karyola ilk etapta Antalya ahalisinden Hasan Kaptan’ın Kaleiçi Mermerli Sokak’taki konağında kullanılmış. Bu karyola ve konakta kullanılan eşyaların bir kısmı ise İtalya’dan özel olarak getirilmiş. 1898’den 2005 yılına kadar aile bireylerince karyola kullanılmış. 2005 yılında ise Atatürk Evi Müzesi’ne hediye edilmiştir. Aile tarafında yıllarca özenle kullanılan bu karyola, biz zamanlar Atatürk’ün de istırahat ettiği bu odada yerini zaten almıştı. Şimdi baktığınızda ise size O’nu hatırlatıyor...

Bir başka odada ise Atatürk’ün kişisel eşyalarını görüyorsunuz. Kullandığı çatal-bıçak, giydiği kıyafetler... Odanın duvarında yine Atatürk’ü anlatan resimler...

Yine ikinci kattaki bir diğer odada hatıra paralar sergilenmektedir. Cumhuriyetten bu güne basılan madeni paralar ve kağıt paralar gösterilmektedir. Aynı zamanda pullar yer almakta olup, Atatürk resmi olan Türk ve yabancı pullar sergilenmektedir.

İki adet çalışma odasının olduğu ikinci kattan hatıra fotoğraflarımızı alıp ayrılıyoruz. Duygu yüklü bir müze gezisi olacağı kesin.

Hayatını cephelerde harcamış, vatanı ve milleti için bir ömrü feda etmiş Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere kalan her bir hatırası çok önemli elbet. Ne güzel söylemişti halbuki “Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, yeterlidir.”

Evet O’nu göremesek de sesini duyamasak da bizlere bıraktığı fikirler, eserler Atatürk’ü hissetmeye ve anlamaya yetiyor.

Siz de Antalya gezinizde bu müzeyi, mutlaka ilk gezilecek yerler listesine ekleyin. Antalya’nın geçmişinden de izler bulacağınız bu köşk bir zamanlar, Dünya’nın en büyük liderini ağırladı. Saygı ve Minnet ile....

 

Popüler Yazılar

SÖZLEŞME

Bu internet sitesine girilmesi veya mobil uygulamanın kullanılması sitenin ya da sitedeki bilgilerin ve diğer verilerin programların vs. kullanılması sebebiyle, sözleşmenin ihlali, haksız fiil, ya da başkaca sebeplere binaen, doğabilecek doğrudan ya da dolaylı hiçbir zararlardan REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun sorumluluğunun olmadığını, tarafımdan internet sitesinde E-Bültene üye olmak için veya başkaca bir sebeple verdiğim kişisel verileri, özellikle de isim, adres, telefon numarası, e-posta adresi, banka bilgisi, yaş ve cinsiyetle ilgili benzeri bilgileri kendi rızam ile paylaştığımı, REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun nin bu bilgileri kullanmasına muvafakat ettiğimi, bu bilgilerin 3.gerçek ve/veya tüzel kişilerin eline geçmesi ve bu şekilde olumsuz yönde kullanılması halinde ve/veya bu bilgilerin başkaca kişiler ile paylaşılması halinde REHBERNAME A.Ş. ('REHBERNAME') nun sorumluluğunun olmadığını gayri kabili rücu, kabul, beyan ve taahhüt ederim.