Gerçek bir doğa harikası olan Delik Deniz Kral Koyu hakkında bilmedikleriniz? Gazipaşa’nın en gizemli rotalarından biri olan Delik Deniz (Kral Koyu) ve Antiochia Ad Cragum Antik Kenti…
Antalya’nın kalabalık sahillerinden uzakta, doğanın gizlice koruduğu bir köşe var: Delikdeniz Kral Koyu. Gazipaşa’da yer alan bu benzersiz koy, adını kayalıklar arasındaki doğal kemerden alıyor. Denizin kayayı delerek oluşturduğu bu eşsiz yapı, buraya gelenleri hem şaşırtıyor hem de hayran bırakıyor.
Burada deniz, başka hiçbir yerde görmediğiniz kadar turkuaz. Sessizliği bozan tek şey dalgaların kaya duvarlarına vuran sesi. Kum yok, gürültü yok, şezlong sırası yok… Sadece doğa, su ve sen. Zaten Kral Koyu’nun cazibesi de tam olarak burada başlıyor: her şey olması gerektiği kadar.
Delikdeniz Kral Koyu, kayalıkların arasına saklanmış turkuaz bir sır gibi… Doğal kemeri, berrak suyu ve huzurlu atmosferiyle tam anlamıyla bir kaçış noktası.
İster yüz, ister sadece izleyip soluklan; burası insanın içini yavaşlatan yerlerden. Gazipaşa’ya yolunuz düşerse, “delik” bir kayanın ardında sizi bekleyen bu doğa harikasını sakın es geçmeyin.
Gazipaşa, Antalya’nın en doğusundaki ilçesidir. Alanya’nın gölgesinde kalmış, adı sık duyulmayan ama gittiğinizde size alternatif bir çok rota sunarak keşfedilmeyi bekleyen ilçesidir. Yaklaşık 50 kilometre kıyı uzunluğuna sahip Gazipaşa’nın görmeye değer eşsiz koyları ve kıyıları var. Özellikle de kayalıkların arasında kendini saklamış fantastik koylara sahip bu güzel ilçe.
İşte en fantastik koylardan biri olan Delik Deniz (Kral Koyu) ve Antiochia Ad Cragum antik kenti...
Kral Koyu’nun kalbinde yükselen bu doğal kemer, sanki doğa tarafından yıllarca oyulmuş bir geçit gibi… Dalgaların sesi yankılanırken, suyun altındaki ışık kıpırtıları gökyüzünü bile kıskandırıyor.
Delik Deniz Kral Koyu Nerede? Nasıl Ulaşılır?
Alanya merkeze yaklaşık 65 kilometre mesafede, Gazipaşa’ya ise 25 kilometre mesafede bulunan Delik Deniz Kral Koyu muhteşem denizi ve doğası ile büyülüyor adeta. Anamur istikametinden gelirseniz Anamur’dan neredeyse 65 kilometre uzaklıkta bulunuyor.
Güneş, kayaların altından geçip denizin içini aydınlatırken; Delikdeniz Kral Koyu, doğayla insanın buluştuğu nadir anlara sahne oluyor. Burada her bakış, biraz daha hayranlık biraz daha huzur taşıyor.
Antalya-Mersin yolundan devam ettiğinizde şayet Gazipaşa istikametinden geliyorsanız Muzkent’i geçince sağ tarafta göreceğiniz “Antiochia Ad Cragum” yazan tabeladan içeriye dönmeniz gerekiyor. Burada yer alan Jandarma Kontrol Noktası belirleyici olabilir sizin için çünkü jandarmadan hemen sonra sağa döneceksiniz. Aynı şekilde Anamur yönünden geliyorsanız da Güneyköy tarafından sola içeri girmeniz gerekiyor.
Koyun bir yanı turkuaz deniz, diğer yanı sıra sıra muz bahçeleriyle kaplı. Gazipaşa’da doğa sadece güzelliğiyle değil, bereketiyle de büyülüyor.
Muz bahçelerinin arasından giden yol, küçük köyleri de içine alarak sizi Antiochia Ad Cragum’a ulaştırıyor. Manzara muhteşem, tepelerden aşağıya uzanan muz bahçeleri ve Akdeniz’in büyüleyiciliği karşınızda duruyor.
Muz yapraklarının arasından görünen Delikdeniz Kral Koyu, doğanın hem vahşi hem zarif yüzünü bir arada sunuyor. Burada her adım, yeni bir manzaraya açılan doğal bir çerçeve gibi.
Buraya inen yol kısmen sıkıntılı, onu belirtelim. Fakat hiç inilmeyecek kadar zorlu değil. Aracınızla dikkatli bir şekilde inip bu doğa harikasını yaşamak sizin elinizde. Önce aracınızla ardından araçtan inip yürüyerek ulaşılabiliyor Delik Deniz Kral Koyu’na. Bu arada Delik Deniz Kral Koyu’na giriş ücretli değildir.
Delikdeniz Kral Koyu’nun en büyüleyici yüzüyle karşı karşıyasınız. Suyun içinden yükselen bu doğal kemer, gökyüzüne açılan taş bir kapı gibi... Işık, su, kaya ve sessizlik burada bir araya geliyor; zaman sanki duruyor.
Aracınızdan indikten sonra ise asıl zorluk başlıyor. Bundan sonrasını yürüyerek inmeniz gerekiyor. Koya inen düzgün bir yol yok malesef. Dik ve toprak yoldan aşağı doğru yürümek lazım. Bu yürüyüş yaklaşık 10 dakika sürüyor. Ama koya yaklaştıkça manzaranın muhteşemliği indiğiniz yolun zorluğunu unutturuyor tabi çıkarken çekeceklerinizin:)
Delik Deniz (Kral Koyu) Hakkında Genel Bilgi
Ülkemizin doğal ve kültürel zenginlikleri saymakla bitmez. Ama bir çok insanın buradan bihaber olduğuna eminim. Halbuki denize açılan bir kapı adeta burası, turkuaza bürünmüş tertemiz suyu ve yemyeşil doğası ile Akdeniz kokuyor.
Delikdeniz’e giden yol sadece doğayla değil, emekle de örülü… Muz bahçelerinin arasında uzanan bu basit taşıma sistemi, bölgenin hem güzelliğini hem üretkenliğini simgeliyor.
Muz bahçelerinin arasından inerken kendinizi Doğu Karadeniz’de hissedeceksiniz. Karadeniz’deki çay bahçelerinin yerini Akdeniz’de muz bahçeleri doldurur. Hatta “Vargeller” dikkatinizi çekecek, tıpkı Karadeniz insanı gibi Akdeniz’in zorlu coğrafyasındaki insanları da vargelleri kullanır burada muzlarını taşımak için. Farklı coğrafyalarda benzer yaşamlar benzer kolaylıklar ama her biri Anadolu işte, Güzel Anadolu...
Delik deniz diye bilinen koy aynı zamanda Kral Koyu diye de anılıyor. Daha eskiden Güney Kalesi olarak bilinirmiş. Kral Antiochos'un burada denize girdiği düşünülüyor o yüzden Kral Koyu diye anılmış yıllarca.
Denize karşı kurulmuş, yüzyıllara meydan okuyan bir kent: Antiochia ad Cragum. Bu kayalık tepede geçmişin izleriyle doğa iç içe, muz bahçeleriyle çevrili bir tarih nöbet tutuyor.
Başınızı hemen kaldırdığınızda tepede göreceğiniz haşmetli surlar kaleye ait. Böylesi doğa harikası bir koyun misafirleri geçmişte de çoktu belli ki, o yüzden kale inşa edilip yerleşim kuruldu buraya, adına da Antiochia ad Cragum denildi.
Suyun altı bir tablo, üstü açık bir kartpostal gibi… Delikdeniz’in bu anında hem zaman duruyor, hem ışık dans ediyor. Her şey o kadar net, o kadar gerçek ki, insan sadece bakmak değil, içinde kaybolmak istiyor.
Delik deniz’e inmeyi başardıysanız şimdi keyfini çıkarmak kalıyor size. Su öylesine berrak ki dipteki taşları görebiliyorsunuz. Turkuaz tonlardaki denizin güzelliği devasa büyüklükteki delik kayaya baktığınızda fantastik görüntüsü ile karışıyor. Doğal bir oluşum burası, ama insan şaşırmadan edemiyor. Koyun kapısı karşınızda duruyor ve siz oraya kadar yüzüp bu gizli cennetin sırrına ulaşmak istiyorsunuz birden.
Kral Koyu’nda plaj yada kumluk bir alan yok, her yer kayalık ve taş. Bu noktada dikkatli olmakta fayda var. Lakin kapalı bir havuzu andıran görüntüsüyle gelenleri cezbediyor Kral Koyu. Burada suyun içinde olmak gibisi yok, huzur veriyor, ayrılmak istemiyorsunuz Delik denizden.
Bir tarafı denizle buluşan taşlar, diğer tarafı gölgede demirleyen bir tekne… Delikdeniz Kral Koyu’na gelenler, doğanın sunduğu bu saklı huzuru bir günlüğüne de olsa keşfetmenin mutluluğunu yaşıyor.
Koyda tuvalet yok, duş imkanı da keza aynı şekilde. Doğal kendi halinde, el değmemiş Kral Koyu’na gelirken yanınızda yiyecek ya da suyunuz mutlaka olmalı. Müptelası olanlar hazırlıklı geliyor Delik denize, piknik yapanlar bile var burada. Belli ki her zaman gelenler ve Kral Koyu’ndan vazgeçemeyenler bir hayli fazla.
Antiochia Ad Cragum Antik Kenti Hakkında Bilgi
Böylesi muhteşem güzellikteki bir koyun asırlar boyunca keşfedilmemiş olabileceğini düşünmek hata olur. Yüzyıllarca deniz ticaretini elinde tutan Akdeniz kıyılarında bir çok antik kent görmek mümkündür. Delik Deniz Kral Koyu’nda da yüzlerce yıllık bir geçmiş var; Antiochia ad Cragum...
Kayaların tepesine kurulu antik kalıntılar ve eteklerindeki turkuaz koy... Antiochia ad Cragum’da zaman, hem dağda hem denizde aynı anda ilerliyor gibi. Burada geçmiş manzaraya değil, manzara geçmişe bakıyor.
Her yıl binlerce yerli-yabancı turistin uğrak noktası haline gelen antik kent ve Kral Koyu tarihi ve doğal güzelliği ile Antalya turizmine renk katıyor. Günlük gelen turlar ile yabancı turistlerin de uğrak noktası haline geldi Delik deniz ve hemen yanıbaşındaki antik kent.
Burası Anadolu’nun antik bölgeleri kapsamında Dağlık Kilikya Bölgesi’dir. Antiochia ad Cragum kenti, korsanlarıyla meşhur olan Dağlık Kilikya’nın en başta gelen deniz kıyısı kentlerinden biriydi.
Kent ismini Kommagene Kralı IV.Antiochos’tan alır. Tepelerden aşağıya doğru kurulu olan kentin iyi korunmuş kale surları ise zamanında yapılan savunmanın gücünü apaçık ortaya koyar.
Antik taşların arasından geçerken altınızda yüzyıllara meydan okuyan bir mozaik uzanıyor. Antiochia ad Cragum, tarih boyunca susmuş ama hiçbir zaman unutulmamış bir kent gibi ayakta.
Antik kentin bakımsızlığı gözlerden kaçmıyor fakat burada arkeolojik kazılar yapıldığını da belirtelim. Giriş ücreti yok birşey ödemiyorsunuz. Roma ve Bizans döneminden ayakta kalmayı başaran yapılar mevcut. Şehrin agorası, sütunlu caddesi, kilise, hamam gibi yapıları görülebiliyor.
Yapılan kazılarda ortaya çıkarılan mozaikler ise göz alıcı ve döneminin ihtişamını yansıtıyor. Hamam olduğu tespit edilen yapının taban mozaikleri son derece iyi durumda.
Zaman akıp gitmiş ama taşlar konuşmaya devam ediyor… Bu mozaik zemin, Antiochia ad Cragum’un geçmişe bıraktığı en zarif imzalardan biri. Her desen, Roma’nın incelikli estetik anlayışının bir yansıması gibi.
Son dönemdeki kazılarda bulunan Latrina ise herkesi şaşırttı. Normalde tuvaletlerde pek bulunmayan mozaiklerin burada bulunması kazı ekibini de şaşırtmıştır. Ayrıca şehrin su ihtiyacını 10 kilometre mesafedeki Zeytinada’dan karşıladığı, su künkleri ve kanallarıyla şehre dağıtıldığı tespit edilmiştir.
Kazılarda ele geçen önemli buluntulardan biri Medusa Başı olmuştur. Fakat daha da önemlisi; Antiochia limanında bulunan Pegasus Atı’dır. Uçan at Pegasus mitolojide kanatlı at olarak geçer ve şuan bu eser Alanya Müzesi’nde sergilenmektedir.
Kanatlarını tarihten almış bir efsane: Pegasus. Antiochia ad Cragum’da gün yüzüne çıkan bu bronz figür, gökyüzüne koşan hayallerin binlerce yıl önceki izlerini bugüne taşıyor.
2000 yıllık bir geçmişe sahip olan Antiochia ad Cragum kenti dileriz tez zamanda turizme kazandırılır ve korunur.
Hatırlatmakta Fayda Var
- Çocuklarla gelinecek bir yer değil burası, aileleri zorlayabilir dik toprak yürüyüş yolu.Tabii çocuklu aileler de var her daim gelen. Tercih size kalmış.
- Yaşlı ve zor yürüyebilenler için de yine yürüyüş yolunun bozukluğundan ötürü hiç uygun bir yer değil.
Su o kadar berrak ki, sanki deniz değil de bir cam fanus… Delikdeniz Kral Koyu’nda zaman suyun içindeki ışıkla dans ederken, tekne yavaşça doğal kemere doğru süzülüyor. Her şey olması gerektiği gibi — sessiz, sade ve sonsuz güzel.
- Wc, duş gibi imkanlar bulunmuyor, yiyecek-içecek satılmıyor. Hazırlıklı gelmek lazım.
- Mümkünse terlik değil bir ayakkabı ile inin aşağıya. Spor ayakkabı yürüyüş için daha ideal olacaktır.
- Kendi aracınızla gelecekseniz dikkatli ve yavaş bir şekilde yolu inin.
- Son birşey Lütfen çöpünüzü bırakmayın, bu doğa harikasını kirletmeyin....
İki dev kayalık arasında gizlenmiş bir cennet… Bu geçit, doğanın sabırla oyduğu maviye açılan bir kapı gibi. Delikdeniz sadece bir koy değil; her adımda biraz daha derinleşen bir hayranlık hikayesi.
Sizlerin de yolu şayet Alanya’ya ya da Gazipaşa’ya düşerse Delik Deniz’e mutlaka gidin. Tarihle doğanın aşk yaşadığı bu harikayalar diyarında anılarınıza yenilerini ekleyin.
Keyifli geziler diliyorum...
Seyahatleriniz RehberName tadında olsun...
Instagram hesabımızı takip ederek son paylaşımlarımızdan haberdar olabilirsiniz.